top of page

 

   Ne tür bir 'eylem'in adı, lideri veya baÄŸlantıları yoktur?

​

Adı, sahibi, kitabı ve kuralı olmayan yeni bir paradigma, tekil olarak tasarlanmış ve yaratılmış, ancak sonsuz çeÅŸitlilik ve evrime izin veren çok taraflı olarak baÅŸlatılmış çok sayıda eylem hayal edin.  

  Kendi kendine derlenen kiÅŸisel bir manifesto hayal edin; içgüdü, empati ve bilinçli, akıllı tasarımın sonucu.

Kendi hayalleriniz ve özlemleriniz için çalıştığınızı hayal edin.  

​

   Bir kiÅŸi olarak, kendi geliÅŸen manifestomuz aracılığıyla ortaya çıkan eylemlerle uyum, memnuniyet ve uyum duygusuna sahip olduÄŸumuzda, gerçek ve tanımlayıcı ortaya çıkanın bir parçası oluruz, bir lidere ihtiyacımız olmaz, kendimiz birer lideriz.

Bu, gerektiğinde liderlik rolüne geçmediğimiz veya ondan aşağı adım atmadığımız anlamına gelmez.

Bu konudaki becerilerimizi geliÅŸtirmeye çalışırken Sosyokrasiye aÅŸina olmak akıllıca olacaktır.  ve Holakrasi  ve ayrıca Derin Demokrasi

​

   Ãœyelik, her Birinin, bir birey veya ortak bir amaç topluluÄŸu olarak, baÅŸkalarıyla birleÅŸme ve onları güçlendirme potansiyeline sahip olmasıyla vardır. Çok sayıda eylemin hüküm sürmesi için, aynı veya benzer amaçlı eylemlerle baÄŸlantı kurarken, ölçek ve momentum inÅŸa ederken kimliklerini ve özgür seçimlerini korumaları gerekir.

​

​

   O zaman her birimiz 'eylem'in ne anlama geldiÄŸine nasıl karar vereceÄŸiz?

   Bizim için neyin önemli olduÄŸunu ve amacımıza hangi becerilerle katkıda bulunabileceÄŸimizi belirledikten sonra, o zaman herkes bir ÅŸeyler listesi oluÅŸturabilir, ben buna 'Birimiz İçin Manifesto' diyorum, yapabilecekleri (ya da yapamayacakları) yönetilebilir ÅŸeyler. ve deÄŸerli. 

Ölçek önemsiz, hatta küçük birey  eylemler büyük bir ÅŸey için birikir.

   Her insan bugün proaktif bir ÅŸeyler yapma kapasitesine sahiptir. Her insan elinden gelenin en iyisini yaptığında iyileÅŸebilir ve geliÅŸebiliriz. Her birimiz Biriz, bugün kendi Manifestomuzla Birimiz ile baÅŸlayabiliriz ve her olumlu mikro adımla fark yaratacak ve arzuladığımız geleceÄŸi üreteceÄŸiz.

 

   Fakat tüm geleceÄŸimizi bir çok Bire nasıl emanet edebiliriz?

   Daha vicdanlı Bir KiÅŸi'nin geliÅŸimine katkıda bulunan birçok faktör vardır; ÅŸu anda nüfusun büyük bir kısmı her türlü sorumluluÄŸu reddediyor ve iÅŸbirlikçi bir evrim sürecine aykırı çalışan etik deÄŸerlere sahip. EÄŸitim ve bilgi paylaşımı, parasal, entelektüel, demokratik, ÅŸeffaf ve manipülatif olmayan yatırımlara ihtiyaç duyan temeldir, bu nedenle bu ideal gerçekleÅŸene kadar olumlu vizyonumuzu paylaÅŸmak ve eylemlerimizle kanıtlamak hepimize kalmıştır. Gerçek ÅŸu ki (iyi niyetli bile olsa) birçok eylemin aÅŸağılayıcı etkisi olabilir ve ihlaller olacaktır, ancak her biri kendi tasarladığı manifestoya sadık kalırsa, önceden tasarlanmış belirli bir niyetin netliÄŸi ile kendi eylemlerini gözden geçirebilecektir. Bütüne fayda saÄŸlamayan bir eyleme/davranışa tanık olduÄŸumuzda, çok sayıda olumlu örnekle, zorlayıcı güç veya irade bükücü deÄŸil, rol model, rehber olmak bize kalmıştır. türümüzün doÄŸası ve geleceÄŸimiz.  

​

   Herhangi biri neden rahatsız olsun ki?

   Bunun aÅŸikar olduÄŸunu umardım, ama iÅŸte bir cevap: TeÅŸvik ve ilk tatmin, bir geliÅŸme, güçlendirme ve baÄŸlantı hissinin tatmininden gelecektir. Ä°ÅŸbirlikçi gelecek geliÅŸtikçe, aidiyet duygusu ve faydalı katkı katlanarak artacaktır. Herhangi bir olumlu sonuç, bütünün baÅŸarısı olarak paylaşılacaktır (eriÅŸilemeyen simgelerin tek baÅŸarısı deÄŸil) ve bunlar daha fazla baÅŸarının tohumlarını yayacaktır.

   Zamanla, özellikle mutluluk ve tatmin ve kendi pragmatik keÅŸiflerimizi inceleyen kurumların evrimi, hem benliÄŸi hem de bütünü içeren bir minnettarlık ve tatmin kültürünü kolaylaÅŸtırabilir.  

​

  Ama Birlerin ÇokluÄŸu büyük bir ölçeÄŸi nasıl etkileyebilir?

   Bir manifesto küçük bir topluluÄŸa, tek bir ulusa ve hatta bir kıtaya uyacak ÅŸekilde tasarlanabilir, ancak baÅŸarısının ve sürekliliÄŸinin ölçüsü dünya çapındaki eriÅŸiminde yatacaktır ve ancak her ÅŸeyi kapsayıcıysa iÅŸe yarayabilir, bu nedenle herkesin ilham alması ve ilham alması gerekir. özel. Mikro projeler var ve onların verilerini ve içgörülerini her alanda çözümler geliÅŸtirmek için kullanabiliriz ve gerçekten de mikro çözümler kullanılmalıdır.  bölgesel gerçeklere uygun olarak Farklılıklar ve tarihi anlaÅŸmazlıklar çoÄŸu zaman diyaloÄŸu baÅŸlangıçta sekteye uÄŸrattığında, çok uluslu, etnik, ırksal, siyasi ve dini düzeyde uyum saÄŸlamak zordur. Açıkçası, uzlaÅŸmaz hikayelerin aşılmaz duvarına çarpmadan ilerleyebilmek için, bizi izole eden ve sınırlayan önyargılardan ve edinilmiÅŸ zarar verici davranışlardan uzaklaÅŸmamız gerekiyor.

   Retorik ve hafıza, kendi kendini patlatan bir kalkan gibidir. Tarihsel olayların birleÅŸik bir yorumu diye bir ÅŸey yoktur. Eski usuller, gelenekler, protokoller, tarihi sözde kanıtlara dayanan düşünceli ve eÄŸitimli yaklaşım bizi hiçbir yere götürmez, ancak öğrendiklerimizi görmezden gelmek, buraya yolu açanlara saygısızlık eder ve bize öğrenme hakkı vermez. Bize yük olmaktansa tarihin aydınlanmasına izin verecek bir yol geliÅŸtirmeliyiz. Sanki Dünya'nın kaynakları yanlış ellerde. Tarihin, bilginin, bilimin, ilerlemenin ve dolayısıyla geleceÄŸin kendisinin yegane mülkiyeti akademisyenlerin ve politikacıların mülkiyetinde olduÄŸunu kabul ediyoruz, bunlar da sırayla ÅŸirketlerin mülkiyetindedir, yorumlama inisiyatifinden mahrum bırakıldık ve içsel yeteneÄŸimizi unuttuk. basitçe bilin, baÄŸlanın ve çözün. Atalarımızın bilgisi, hücrelerimize kodlanmış, büyüklerimizin DNA'sı ile birlikte, biraz daha az dikkat dağınıklığı ve çok daha derin dinleme ve öğrenme ile aktarılır, geçmiÅŸten gelen mesajları yüksek sesle ve net olarak duyabiliriz. Bir kadın olarak anaerkil atalarımla güçlü baÄŸlar hissediyorum, belki de tarihi mesajları en iyi taşıyan kadın yetiÅŸtirme ve empatidir. Karşımda tüm kadınların varlığını hissediyorum. Hissediyorum onları, onlar da anneydi. Derinlere iÅŸleyen kadim evrensel mesaj ÅŸudur; BebeÄŸim göğsüme ve benim anneme olduÄŸu gibi, her çocuk ve tüm bebekler annelerine olduÄŸu gibi. Hepimiz eÅŸitiz ve aynı korkuları, hayalleri ve özlemleri paylaşıyoruz. GeçmiÅŸin bizi bölmek yerine birleÅŸtirmesine izin vermeliyiz. Aynı dünya üzerinde yürüdüğümüz gerçeÄŸi, yeterince birliktir ve birbirimize karşılıklı saygı, eylemlerimizden herhangi birinin ölçeÄŸinin otomatik olarak dünya çapında olduÄŸu anlamına gelir. Bireysel niyetimizi paylaÅŸmak ve büyük bir ilham verici eylem dalgası yaratmak bizim elimizdedir.

​

   Bu bir hareket mi? Demokratik mi?

   Çok taraflı dünya kalkınmasını düşünürken demokrasinin geçerliliÄŸine de deÄŸinmek gerekiyor. Bir zamanlar dünya çapındaki adalete çözüm gibi görünse de, insanların dostu olarak kalabilmek için umutsuzca baÅŸarısız oldu ve (din gibi) zalimlerin bir aracı haline geldi. Böylesine bir dürüstlük, büyüklük ve onurlu bir mekanizmanın çiÄŸnenmesi ve dünyanın en kötü liderlerinin ve ÅŸirketlerinin arka diÅŸlerinin arasından sakız gibi tükürülmesi utanç vericidir.

   Yukarıdan müdahale genellikle gereksizdir ve güçsüzleÅŸtiricidir.  Organik demokratik çözümler, aydınlanmış, proaktif bir toplumdan ortaya çıkabilir ve böylece nüfusların uyum ve dayanışma içinde yaÅŸamasını saÄŸlayabilir. Pragmatik bir yerel ölçek, baÄŸları ve empatiyi teÅŸvik eder ve hiç kimse, bir baÅŸkasıyla iliÅŸki kurmasını engelleyecek radikal bir taraf almak zorunda kalmayacaktır. Ä°stilacı olmayan bir demokrasi biçimi naif ve basit görünebilir, ancak küçük ölçekten yukarı doÄŸru, kendi kendini çözen ve dönen toplulukların özünü oluÅŸturabilir. Adil yönetiÅŸimin ortaya çıkması durumunda emsal oluÅŸturabilir ve arka planda kalabilir.

   Bu, her birimizin kıçımızı deÄŸiÅŸtireceÄŸimiz bir kitle hareketidir. Bu, baÄŸlantılı olmayan hareketler arasında mümkün olan en demokratik olanıdır.

​

  Böyle bir ÅŸeyin mümkün olduÄŸunu nasıl hayal edebiliyorsunuz?

   BaÅŸarı Öyküleri!

   Dünyanın her yerinde sayısız örneÄŸi var, her ölçekte büyük iÅŸler yapan insanlar, küçük giriÅŸimler, uluslararası zirveler ve cesaret, fedakarlık, hayırseverlik, merhamet ve iÅŸbirliÄŸi eylemleri; medya geliÅŸiyor ve insan zihni kötü haberler tarafından uyarılıyor, ancak dikkat edilmesi ve zenginleÅŸtirilmesi gereken bir sürü iyi haber var. Bu baÅŸarı öykülerinin her birinin manÅŸet olması ve öykünmesi gerekiyor.

(Bu tür hikayeler için gönderilerime bakın)

​

  Manipülasyondan nasıl özgür kalabiliriz?

 Bu gerçekten zor bir durum. Yanlış bilgi sakatlar. Mevcut sisteme yönelik her türlü tehdide savaÅŸ açılacağından ve medyanın (milyar dolarlık sosyal medya dahil) saldırılarına devam edeceÄŸinden emin olabiliriz. Polarizasyon bir seçim silahı olacaktır. Bu elbette bir gelecek projeksiyonu deÄŸil, burada ve ÅŸimdi. Ä°yi haber ÅŸu ki, biz bir grup deÄŸiliz, bu dünyadaki varlığımızın özü dışında hiçbir ÅŸekilde birlik içinde deÄŸiliz, birbirimize özel olarak baÄŸlı olmadığımız için bölünemiyoruz, hiçbir baÄŸ ya da el yok. sallar, bayraklar veya unvanlar yok, ... pasif olmayı bırakmış olmamız dışında hiçbir ÅŸey bizi baÄŸlamaz. Eylem planlarımızın her biri ile sadece doÄŸru ve faydalı olanı elde etmemizi ve yaymamızı saÄŸlamaya önemli bir pay ayırabiliriz, sansasyonel ve alaycılığa dahil olmaktan aktif olarak kaçınabiliriz. Ä°yi ÅŸeyleri paylaÅŸmak için ekstra çaba gösterebiliriz. Yetkileri dahilinde medya kontrolüne sahip olanlar, bu amaca yardım etmeyi içerecek olan kendi Birimiz İçin Manifesto'larına sahip olmaya meyilli olabilirler, böylece yanlış biçimlendirilmiÅŸ bilgi ve önyargılardan arınmış bir ÅŸekilde geliÅŸme ÅŸansımız olur.

​

   Neden dünyaya tecavüz etmekte ısrar edenleri hadım edemiyoruz?

   Yapamayız, bu kadar basit, aksi takdirde göz açıp kapayıncaya kadar onların taÅŸaklarını keserdik, ama cidden, bunun tüm amacı bizi ÅŸefkat ve empati konusunda aynı sayfada tutmak ve hatta onları beslemek konusunda aynı fikirde olmaktır. bize ve gezegenimize yanlış yaptılar.

   Ä°nsan türünün temelde yetersiz ve yeteneksiz olduÄŸuna dair baskın bir fikir var, dünyamızın başına gelen en kötü ÅŸey olduÄŸumuzu kabul etmeye geldik. Gerçekten de umutsuzluÄŸa kapılmak kolaydır, ancak inanç ve karşılıklı teÅŸvik olmadan daha iyisini yapamayız, bu yüzden temel mekanizmanın sevgi, ÅŸefkat ve kendimize ve diÄŸer varlıklara olan inanç olduÄŸunu tekrar ediyorum.

   Derin yatırılan faiz seviyeleri ilerlemeye meydan okuyor ve ilk adım elitlerin, ÅŸirketlerin ve dünya insanlarına, doÄŸal kaynaklara ve birbirlerine tecavüz eden siyasi yapıların radikal hadım edilmesi gibi görünüyor. Ancak böyle bir yaklaşım onların iÅŸbirliÄŸini kolaylaÅŸtırmayacaktır. Onlar da ortaya çıkanın bir parçası olacaklar ve kısmen de öyleler. Hareket çok taraflı, eÅŸitlikçi ve demokratik olmalı ve büyük adamların etkin bir ÅŸekilde kendini feda edecek ÅŸeye uyum saÄŸlama ÅŸansına sahip olmaları için alan bırakmalıdır. Sabırlı ve proaktif olmalıyız, ÅŸu ilkenin parametresi dahilindeki yöntemleri kullanarak deÄŸiÅŸiklikleri zorlarsak ortaya çıkabilecek güç kaymasının olasılıklarına ve faydalarına inanmalıyız: bilinçli, kendi kendini baÅŸlatan, güçlendirici ve sürdürülebilir bir ÅŸekilde. Demokrasi, tekel ve ÅŸirket gücü tarafından tamamen gasp edildi, gücün ve zenginliÄŸin ademi merkeziyetçiliÄŸi, dizginleri elinde tutanlar tarafından büyük bir uzlaÅŸma anlamına gelecektir. Ä°ster düzenlemeler ister öz düzenleyici davranışlar geliÅŸtirilsin, sonuç, deÄŸiÅŸimi teÅŸvik eden bir ekolojik ve sosyal adalet normu ortaya çıkacak ve iktidardakilerin çokluÄŸun yeteneÄŸine inanmalarına neden olacaktır.  

 

   Herhangi bir manifestonun özü ne olmalıdır?

   Herkesin kendi önceliklerini belirleme hakkı vardır ve manifestoları buna göre ayarlanmalıdır.

Ancak tüm bunların bir omurgası var.

İlke: Beslenmiş bir dünya toplumunun bilinçli, kendi kendini başlatan, güçlendirici ve sürdürülebilir bir şekilde gelişmesini sağlamak.

Temel haklar: 

Bu temel haklar sadece insanlara AÄ°T DEĞİLDÄ°R; onlar yeryüzündeki her sakinin ve bizzat dünyanın hakkıdır*  

  1. Barınak (elementlerden koruma ve Dünya'nın insanlardan korunması durumunda)

  2. Su (temiz)

  3. Yiyecek (gerçek yiyecek)

  4. Güvenlik (savaştan, sömürüden, ayrımcılıktan, baskıdan kurtulma)

Eğer her birimiz bu Temel Hakları bu gezegendeki her bireyin ve hatta her karıncanın, çimenin ya da kayanın hakkı olarak görseydik, kendimizi biraz öz saygı ve haysiyete giden yolda yarı yolda bulabilirdik.

​

​

*BM Ä°nsan Hakları Evrensel Beyannamesi  Dünya hakkının bütünleyici yönünden ve ona karşı sorumluluÄŸumuzdan (kendi haklarımızı koruyabilme) bahsetmez.

bottom of page